Tinnitus, sıklıkla “kulak çınlaması” olarak adlandırılsa da, bireyler tarafından çınlamanın yanı sıra tıslama, uğultu, nabız şeklinde atma, ıslık, cıvıltı veya tıklama gibi farklı sesler şeklinde de algılanabilir. Bu sesler bir veya her iki kulakta duyulabilir ve bazı bireylerde geçici olsa da, birçok kişi için kalıcı ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilecek düzeyde rahatsız edici olabilir. Kulak çınlaması 3 aydan uzun sürdüğünde “kronik tinnitus” olarak değerlendirilir.
Tinnitusun kesin nedenleri her bireyde farklılık gösterebilir ve çoğu zaman tam olarak belirlenemeyebilir. Ancak aşağıdaki faktörlerle güçlü biçimde ilişkilidir:
Yüksek Gürültüye Maruz Kalma: Uzun süreli ya da ani yüksek sese maruz kalmak (örneğin, konserler, fabrikalar, silah sesi veya patlama gibi) işitme sistemine zarar vererek tinnitusun gelişmesine neden olabilir.
İşitme Kaybı: Tinnitus, yaşa bağlı işitme kaybı (presbiakuzi) veya gürültü kaynaklı işitme bozuklukları ile yakından ilişkilidir. İç kulaktaki hasar gören tüy hücreleri, anormal sinyaller göndererek çınlama hissine yol açabilir.
İlaçlar (Ototoksik Etki): Bazı ilaçlar yüksek dozlarda kullanıldığında işitme sistemine zarar verebilir. Bu ilaçlar arasında:
Steroidal olmayan anti-inflamatuarlar (örneğin ibuprofen, aspirin), Bazı antibiyotikler (aminoglikozit grubu),
Kemoterapi ilaçları,
Antimalaryal ajanlar,
Antidepresanlar yer alır.
Kulak Kirleri ve Enfeksiyonlar: Kulak kanalını tıkayan kir veya enfeksiyon kaynaklı sıvı birikimi, ses iletimini bozarak tinnitus oluşumunu tetikleyebilir.
Baş ve Boyun Yaralanmaları: Bu tür travmalar işitme sinirlerine veya beyin bölgelerine zarar vererek kulakta çınlamaya neden olabilir.
Meniere Hastalığı: İç kulak basıncındaki düzensizlikle ilişkili olan bu hastalık, denge kaybı ve işitme kaybı ile birlikte tinnitus semptomları da yaratabilir.
Tümörler: Özellikle vestibüler schwannoma (akustik nöroma) gibi işitme siniri üzerinde gelişen iyi huylu tümörler kulak çınlamasına neden olabilir.
Damar Kaynaklı Sorunlar: Yüksek tansiyon, damar sertliği (ateroskleroz) veya damar anomalileri, özellikle kulağa yakın bölgelerdeki kan akışını etkileyerek pulsatil (nabızla senkronize) tinnitus oluşturabilir.
Kronik Sistemik Hastalıklar: Diyabet, tiroid bozuklukları, anemi, migren, multipl skleroz (MS) ve lupus gibi otoimmün hastalıklar tinnitusla ilişkilendirilebilir.
Dünya genelinde yaklaşık 2.6 milyon insanın tinnitus semptomlarından etkilendiği bildirilmiştir. Araştırmalar, yetişkinlerin %10 ila %25’inin hayatlarının bir döneminde bu şikayeti yaşadığını ortaya koymaktadır. Tinnitus, özellikle 55 yaş ve üzeri bireylerde ve işitme kaybıyla birlikte daha yaygın olarak görülür.
Tinnitus tedavisi altta yatan nedene göre değişir. İlk adım, bir Kulak Burun Boğaz (KBB) uzmanına başvurarak kulak enfeksiyonu, kulak kiri tıkanıklığı veya ilaç kaynaklı nedenlerin değerlendirilmesidir. Gerekli durumlarda birey, ayrıntılı işitme değerlendirmesi yapılması için bir odyoloğa yönlendirilir.
Eğer çınlama, kulak kirinden kaynaklanıyorsa, temizlik ve tedavi sonrası semptomlar ortadan kalkabilir. Ancak altta yatan neden daha karmaşıksa, semptomları kontrol altına almak ve azaltmak için çeşitli yöntemler kullanılabilir.
Tinnitus, bireyin psikolojik ve sosyal yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilen karmaşık bir durumdur. İskele İşitme Merkezi, Kıbrıs’ta tinnitusun nedenlerini bilimsel temelde değerlendiren, kişiselleştirilmiş tedavi çözümleri sunan öncü merkezlerden biridir.
📞 Siz de Kıbrıs’ta tinnitus ile ilgili profesyonel destek almak istiyorsanız, İskele İşitme Merkezi’ne başvurun. Daha fazla bilgi veya randevu için bizimle iletişime geçin.